İstanbul
02 Şubat, 2025, Pazar
  • DOLAR
    34.75
  • EURO
    36.55
  • ALTIN
    2950.5
  • BIST
    9846.68
  • BTC
    95589.51$

SURİYE VE SOLCULAR

15 Ocak 2025, Çarşamba 23:22

Her büyük olayda olduğu gibi, Suriye'de Esad rejiminin düşmesi ile bizim solcularımız yine paralize oldular!

Hayatlarında bir kez dahi, "ben devlet olsaydım ne yapardım" sorusuna göre siyaset üretmedikleri ve her durumda "eleştiri fetişizmi"ne teslim oldukları için, Suriye'de yeni bir düzen kurulurken, örneğin CHP lideri, iktidara "Esad ile görüşüp anlaşmayı" tavsiye etti!

Bu da bir şey mi!

SOLCULARIMIZIN DERDİ, SURİYE'DEKİ TÜRKİYE ASKERİ!

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, "Emperyalistler ve Türkiye dahil yabancı askeri birlikler Suriye’den derhal çekilmelidir" derken, TKP lideri Kemal Okuyan da konuyu Türkiye'nin Suriye topraklarında asker bulundurmasına getirerek "Esad haklı olarak “benim ülkemde asker bulunduran biri ile neden görüşeyim” diyordu" demiş OdaTV'de!

Türkiye'nin Suriye'nin kuzey sınırı içerisinde asker bulundurması her iki lider için de eleştiri konusu.

Peki, kendileri iktidar olsaydı, bu bölgeden gelen terör saldırılarına karşı nasıl bir önlem alacaklardı, dersiniz? 

Sanıyorum, bunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz!

SOLCULARIMIZA GÖRE, SURİYE'DE HALK DEĞİL ABD KAZANDI!

SOL Parti tarafından yapılan açıklamada da "Suriye’de bugün cihatçı çetelerin ellerinde göndere çekilen Amerikan bayrağı olmuştur" ifadeleri kullanılmış! SOL Parti açıklamasında, "ABD ve İsrail’in çıkarları doğrultusunda kurulmaya çalışılan yeni düzene karşı mücadele eden ve etmeye devam edecek halklarla omuz omuza kavgayı sürdürecektir" ifadelerine yer verilmiş.

TKP de böyle düşünüyor: "Cihatçı gruplar ve İsrail büyük bir uyum içinde çalışarak Suriye’yi ele geçirmiştir. İsrail’in kazanması, ABD emperyalizminin kazanmasıdır."

TİP de, şöyle düşünüyor: "ABD ve dostlarının cihatçı terör örgütleri ve sözde ılımlı İslamcı güçlerle birlikte Suriye’de yürüttüğü operasyonda yeni bir aşamaya geçildi."

Dikkat ederseniz, başka durumlarda "halk" kelimesini ağızlarından düşürmeyen bu sözde solcuların Suriye analizlerinde halk yok!

Bu beylere inanırsak, ABD ve İsrail "cihatçı örgütlerle" Suriye'yi ele geçirmiş!

Üstelik, Türkiye de emperyalistlerle cihatçı gruplar arasında uyumu sağlayan "unsur"muş, TKP'ye göre!

Suriye'de yaşanan gelişmelerin tamamen dışında, geleceği okuma yeteneğinden yoksun ve zihinsel veya fiziksel müdahaleyi öngörerek oluşturulmuş siyasete yabancı bir tepkisellikle karşı karşıyayız.

Ne yazık ki, Türkiye'de sol, ne istemediğini, neye karşı olduğunu formüle etmek konusunda "usta", ama ne istediği ve nasıl yapacağı konusunda siyaset üretme noktasında ise çırak bile değildir.

SURİYE'NİN GELECEĞİ

Birkaç ay sonra Suriye Ulusal Diyalog Kongresi toplanacak. Suriye Ulusal Diyalog Kongresi Hazırlık Komitesi Genel Koordinatörü, Suriyeli yazar ve siyasi araştırmacı Dr. Mueyyed Gazlan Kıblavi, Şarku’l Avsat'ın sorularını yanıtladı. 

Kıblavi, 20 kadar "kategori" belirleyeceklerini ve kongreye davet edilecek temsilcilerin bu kategorilere göre belirleneceğini söyledi.

50 yıl boyunca siyaset yapılmasının yasak olduğu bir ülkede siyasi çerçeve ve bu çerçeveya dahil olacak aktörler nasıl belirlenecek? 

Bizim solcuların umurunda mı?

Kahrolsun emperyalizm, ABD ve İsrail isimlerinin geçtiği iki cümle arasında bir de Türkiye eleştirisi sıkıştırdın mı, al sana açıklama!

Kıblavi'nin açıklamasında bir önemli nokta da, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'ne davet edileceklerin örgütlere göre değil, bireysel özelliklerine göre belirleneceği ilkesiydi.

Bu ilkenin gerekçesi, iç savaş sürecinde kurulmuş tüm örgütlerin kendilerini feshetme konusunda varılan anlaşma.

Kıblavi, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'ne davet edilecek bireylerin seçiminde şöyle bir kriter bilgisi de vermiş: "Suriye halkını sınıflandırmak ve bu sınıflandırmada adil olmak istersek, devrimci hareket, devrimci savaşçı, kendi topraklarında devrim yapmamış siyasi düşünür, belirli bir bölgeye ait olan ve Suriye'de bulunan tüm etnik ve ırksal bileşenler olarak ayrılırlar. Ayrıca çeşitli şehirler arasında dağılmış bileşenler de var. Tüm bu bileşenler arasından kongreye katılacak uygun kişiler seçilecek."

Kıblavi, Suriye'nin siyasi geleceği hakkında da, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'nin toplanmasıyla "mevcut çalışmalar sona erecek ve çok hassas bir aşama olan geçiş dönemi için teknokratlar hükümeti olması beklenen bir hükümet kurulacaktır. Suriye'nin geleceğine gelince, bunu Suriye halkı ve tartışmaların başlangıç noktası olarak kabul edilen Suriye Ulusal Diyalog Kongresi sırasında fikirlerin billurlaşması belirleyecek." diyor.

Tekrar sorayım: Bizim solcuların umurunda mı?

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.